Yerel Siyasetin Demokratikleşmesi

Bu çalışma, ülkemizde yerel düzeydeki siyaset anlama çabasının bir ürünüdür. Bilindiği gibi, 1973 yerel seçimlerinden sonra kent yönetimleri sorunu Türk siyasal yaşamının gündeminde yoğun olarak yer almaya başlamıştır. Bunun başlıca nedeni, kentlerin hızla artmakta olan sorunlarının çözümünün, toplumun çeşitli kesimlerince, 1970'lerden itibaren artık ertelenemeyeceğinin daha çok oranda anlaşılmaya başlanmış olmasıdır. 1980'lere kadar, söz konusu sorun kamu oyunda yoğun olarak tartışılmıştır. Bu tartışmalar, kentlerin ve dolayısıyla kent yönetimlerinin sorunlarının nereden kaynaklandığını ana hatlarıyla ortaya koymuştur. Öte yandan, yine bu sorunların çözümünü güçleştiren belli başlı iki nedenin var olduğu ortaya konmuştur. Bu iki neden aynı zamanda birbirleriyle ilişkilidirler.

1. Kent yönetimlerinin işlevleri oldukça çok sayıda ve geniş bir alam kapsamasına karşın, mali güçleri ve özerklikleri çok sınırlıdır. (Nitekim, 1980 sonrası yıllarda, bundan kaynaklanan sorunların çözümünü kolaylaştıracağı düşüncesiyle, belediye yönetimlerinin mali güçlerini ve özerkliklerini bir ölçüde artıracağı öngörülen bazı düzenlemelere gidildiği de görülmüştür: Vergilendirmede belediye paylarının artırılması ve imar planlarının onayına ilişkin yetkinin belediye meclislerine devredilmesi gibi.)

2. Bu yönetimler, daha çok, esnaf-tüccar kategorisinin katılmasına açıktır. Söz konusu sorunlar ve bu sorunların çözümünü güçleştiren nedenler çerçevesinde, «sivil toplum», «yerel erk», «yerel demokrasi» gibi kavramlar tartışılmıştır, özellikle ikinci neden etrafında yapılan tartışmalar, sonunda, ister istemez, şu izlenimlerin dogmasına yol açmıştır:

— Belediye yönetiminde esnaf - tüccar kesimi egemendir ve bu grup tutucudur.

— Türkiye'de belediyeler zaten «sivil toplum» kurumu olarak doğmadıkları için, «yerel demokrasi» geleneği yoktur.

— Böylece de, «yerel demokrasi» den söz etmek söz konusu olamaz... Bu izlenimler, yine ister istemez, yerel erk yapısının az çok adeta değişmez ve demokratikleşemez olduğu gibi izlenimler de yaratmışlardır.

Bütün bunlar Türkiye'de yerel siyasetin ana sorunlarının, görece daha uzun dönemi kapsayan araştırmalarla yeniden ele alınmasını gerektirmiştir. Böyle bir kısım araştırmalar 1970'lerde yapılmışlardır (Yeni belediyecilik, Türkiye'de belediyelerin evrimi konusunda yapılan araştırmalar gibi). Ama, bunların, kentlere ilişkin monografik nitelikte araştırmalara dayandıkları söylenemez.

1. «Sivil toplum» ve «yerel demokrasi» kavramlarının belli tarihsel bağlamları vardır. Devlet işlevlerinin alabildiğine arttığı günümüzde, nelerin «sivil toplum» etkinlikleri ve kurumlan sayılacaklarını saptamak görece daha zordur...

2. Belediye yönetimlerinin özerklikleri dünyanın her yerinde farklı derecelerde olmak üzere sınırlıdır. Dolayısıyla, belli tarihsel bağlamı olan bir «yerel demokrasi» kavramını esas alarak yerel erk ilişkilerine eğilmek yanıltıcı olabilir. Bunun yerine, çoğulcu demokrasinin yerel düzeyde ne ölçüde işlerlik kazandığını aramak, bize daha doğru yaklaşım gibi görünmektedir. Bu çalışma, böyle bir yaklaşımla yola çıkılarak yapılmıştır.

Yukarıda, kent sorunlarının çözümünü güçleştirdiği belirtilen nedenlerden ikincisi, bu çalışmanın irdelemek istediği asıl «neden» dir. Bu, demokrasi kavramıyla bağlantılı «yerel erk yapısı» sorununa ilişkin bir «neden» dir. Bir başka deyişle, «yerel siyaseti yönetenler » kapsamında önem kazanan bir «neden» dir.

Bu çalışma, yerel siyaseti yönetenler sorununu, yerel erk yapısı ve bu yapının demokratikleşme doğrultusunda değişim eğilimlerini görece daha uzun dönemi kapsayan bir alan araştırması yoluyla ele almaktadır. Böylece, çoğulcu demokrasinin yerel düzeyde, kentlerde ne ölçüde işlerlik kazandığı ve önünde ne gibi engellerin bulunduğuna ilişkin ipuçlarını yakalayabileceğimizi de ümit etmekteyiz. Bilinmektedir ki, bir toplumda demokrasinin gelişimi, daha çok o toplumun yerel düzeyindeki gelişimi ile koşut giderse daha sağlıklı olabilir...

Bu çalışma, temel sorununu dört bölümde ele alıp işlemektedir:

Birinci ve ikinci bölümler; yerel erk yapısı kuramlarına ve yerel erk ilişkilerini inceleme yöntemlerine ilişkin yerli ve yabancı yazın'ın irdelenmesine ayrılmıştır.

Üçüncü bölümün birinci kısmı, 1982-1985 yıllan arasında yapılan alan araştırması ile ilgili bilgileri sunmaya, varsayımlara, yönteme ve kullanılan kavramlara ayrılmıştır. İkinci kısmında ise bulgular sunulmaktadır.

Dördüncü bölümde, yerel erk yapısı kuramlarını bulgularımızın ışığı altında değerlendirmekteyiz.

Sonuç kısmında ise, ülkemizde yerel erk yapısının öğeleri ve bu yapının demokratikleşme eğilimlerine ilişkin ulaşabildiğimiz belli başlı sonuçlar yer almaktadır.


Dizisi: Çağdaş Türk Yazarları
Türü: Akademik İnceleme/ Siyaset
Düzelti: Haşim Demirtaş
Cilt Bilgisi: Amerikan cilt
Kağıt Bilgisi: İthal Enzo Cremy
Basım Tarihi: Şubat 1989
Sayfa Sayısı: 424
Kitap Boyutları: 13,5 x 19,5 cm
ISBN No: 978-975-520-005-7
Barkod No: 9789755200057
Baskısı yok./Tükendi

Yorum Gönder

0 Yorumlar

Yukarı Çık!